Kadınların Boşandıktan Sonra Tekrar Evlenmesi İçin Beklenmesi Gereken Süre Ayrımcılık Olarak Kabul Edildi

10 Temmuz 2023 | Yargı Kararı

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 27/06/2023T. 27094/20

“Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (“AİHM”), boşanmış kadının 300 gün geçmedikçe evlenememesine dair müdahalenin özel ve aile hayatına saygı hakkını ve evlenme hakkı ile birlikte ayrımcılık yasağını ihlal ettiğine karar verdi.”

 

4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu (“TMK”) Madde 132’de kadının evlenmesi için bekleme süresi düzenlenmiştir. Bu düzenlemede; evlilik sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün geçmedikçe evlenemeyeceğini, doğurmakla sürenin bittiğini, kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması veya evliliği sona eren eşlerin yeniden birbiriyle evlenmek istemeleri hâllerinde mahkemenin bu süreyi kaldırabileceği düzenlenmektedir.

Başvurucu davacı vekili 9 Temmuz 2014 tarihinde İstanbul Anadolu Aile Mahkemesi’nden Medeni Kanun’un 132. maddesinde sağlık muayenesine tabi tutulmaksızın boşanmış kadınlar için öngörülen 300 günlük dul kalma süresinin kaldırılmasını talep etmiştir. Aile mahkemesi, 11 Temmuz 2014 tarihinde başvurucunun bir hastaneden hamile olup olmadığını gösteren sağlık raporu alarak dosyaya eklemesine hükmetmiş ve başvurucuyu, hamile kalması halinde talebinin usulden reddedileceği konusunda uyararak yapmış olduğu TMK’nın 132. maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğu iddiasını da asılsız bularak reddetmiştir. Davacının yerel mahkeme kararını temyiz etmesi üzerine Yargıtay, 2 Aralık 2015 tarihinde verdiği kararla yerel mahkeme hükmünü onamıştır. Başvurucu davacı 2016 yılında ilgili karar hakkında Anayasa Mahkemesine başvurmuştur. 3 Nisan 2020 tarihli kararı ile Anayasa Mahkemesi davacı başvurucunun özel hayata saygı ve eşitlik ilkesine ilişkin şikayetlerinin, söz konusu hak ve özgürlüklere herhangi bir müdahalede bulunulmadığını veya müdahale edilmişse de bu hakların ihlal edilmediğini dikkate alarak açıkça temelsiz olduğunu değerlendirmiştir.

Bunun üzerine başvurucusu davacı 27 Haziran 2020 tarihinde temel hak ve özgürlüklere müdahale edildiğinden bahisle söz konusu karar hakkında AİHM’e müracaat etmiş ve AİHM Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “Özel ve Aile Hayatına Saygı” başlıklı 8’inci maddesi uyarınca inceleme konusu kararın; TMK 132 gereğince başvurucuya uygulanan bekleme süresinin ve bu sürenin kısaltılmasını istemesi halinde hamile olmadığının doğrulanması için tıbbi muayeneden geçmesi şartının özel hayata saygı hakkına müdahale ettiği ve boşanmış kadınların olası gebelik nedeniyle, tıbbi muayene yoluyla hamile olmadıklarını kanıtlamadıkları takdirde, yeniden evlenmeden önce 300 günlük bir bekleme süresine uymaları şartının, cinsiyete dayalı doğrudan ayrımcılık teşkil ettiğine karar vermiştir.

 

İlgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararına ulaşmak için tıklayınız.

 

Bilgilerinize sunulur,

Saygılarımızla,

Demir Hukuk Bürosu